3 Aralık 2009 Perşembe

MAHMUD PAŞA BEDESTENİ ve KURŞUNLU HAN’DAN ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİNE






Ankara’nın Suluhan benzeri yok olma eşiğine kadar gelen ticari yapılarından en önemlileri Hisar çevresindeki, Mahmud Paşa Bedesteni ve Kurşunlu Han’dır. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Atatürk’ün direktifleri ile restore edilmeseler idi herhalde şimdi diğer birçok tarihsel yapı gibi yokolup gitmişlerdi.. Bu kesim aynı zamanda Ankara’nın en güzel siluetinin seyir edilebileceği yerlerden biridir.

16. yüzyıl Ankara ticari merkezinin başlıca yapılarından biri olan Bedesten, Atpazarı’nda, Hisar’ın güney-batısında, yüksek bir plato üzerinde konumlanmıştır. Yapının, Vakfiyesi’ne göre 1464-1471 (869-876 H.) tarihleri arasında, Fatih Sultan Mehmed’in Sadrazamı Mahmud Paşa tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır. 96 hücreli bu yapı, Klasik Osmanlı Bedesteni tipinde inşa edilmiştir. Ortada, uzunlamasına dikdörtgen planlı, duvarları taştan, üst örtüsü kurşun, içten tuğla örtülü on kubbe ile örtülü bir yapıdır. Duvarları iki sıra taş, bir sıra tuğla örtülüdür. Bedesten’e doğuda iki uçta birer, kuzeyde ortada bir ve batıda bir kapı ile girilir.

Mahmud Paşa hanı (Kurşunlu Han) ise, topografyanın eğimli olduğu bu kesimde, doğuda iki katlı, batıda ise, bir bodrum kat ilavesiyle üç katlıdır. Yani, günümüzde birçok yerde olduğu gibi arazi eğiminden (kottan) kat kazanılmıştır !.. Ancak, bu kat kazanımı çevreye aykırı olmadığından sorun yaratmamaktadır. Han’ın planı da gene Osmanlı Dönemi yapılarında tipik olan, ortada büyük bir avlu, revak sırası ve onu çeviren iki katlı odalar şeklindedir.

Bedesten’in kuzey-doğusunda yer alan ve aynı tarihlerde Mahmud Paşa tarafından inşa edilen Kurşunlu Han gibi, çeşitli yangınlar geçiren yapı, 1881 yılındaki büyük yangından sonra terkedilmiştir (Bkz. FOTOĞRAF 1). Her iki yapı da, üç yüzyıl boyunca kullanılan



Fotoğraf 1: Mahmut Paşa Bedesteni ve Kurşunlu Han’ın Onarım Öncesi Durumu (1930’lar)


en işlek ticari/konaklama yapılarıdır. Umarım yeni kullanım süreleri bundan çok daha uzun olur..
Kalekapısı çevresindeki ticari sokaklara yakınlığı nedeniyle, şehre dışarıdan gelen tüccarların konakladığı, alış-veriş yaptıkları, özellikle
“sof” ve “kumaş” tüccarlarının mallarını depolayıp pazarladıkları en önemli mekanlardı.

1933 yılından sonra onarılmaya başlayan yapılar, 1946 yılında başlanan esaslı onarımdan sonra halen ülkemizin ve Ankara’nın en güzel ve en zengin müzelerinden biri olan “Anadolu Medeniyetleri Müzesi” olarak kullanılmaktadır. Kurşunlu Han ise, günümüzde Müze’nin İdari Binası ve müzede sergilenme olanağı bulunmayan eserlerin depolandığı, tasnif edildiği bir mekan olarak kullanılmaktadır.

1929 kadastral haritalarına bakıldığında bu kesimde yanmış, yok olmuş hanların (Tuz hanı, Kapan hanı gibi) yanısıra günümüze kadar ulaşabilmiş han ve dokunun özellikleri görülebilmektedir (Harita 1).


Harita 1. 1929 Tarihinde Hanlar Bölgesi


Müze, günümüzde en çok ziyaret edilen turistik ve kültürl mekanlardan biridir (Fotoğraf 3). Turizm sezonunda bazen günde 30-40 turist otobüsü gelmektedir, ancak bunların park etmelerinden yeme-içme gereksinimlerinin karşılanmasına kadar pek çok güncel sorunun çözülmesi gereklidir. Bu nedenle Müze ve Kurşunlu Hanı’ın Kale çevresindeki diğer Hanlar ve geleneksel ticari mekanlarla birlikte ele alınması ve kentsel tasarım projelerinin hazırlanması uygun olacaktır.




Fotoğraf 3. Anadolu Medeniyetleri Müzesi Günümüzde


• Ankara Magazine Dergisi, “Kent ve Çevre Köşesi”, Şubat 2003 , SAYI 16, s.72-73'de yayınlanmıştır.

1 yorum:

  1. Değerli blog yöneticisi internette gezinirken sitenize rastladım ve çok beğendik. Konteyner imalatı olarak sitenizin takipçisi olduk.

    YanıtlaSil

TAŞHAN MEYDANI’NDAN ULUS’A BALIKPAZARI CADDESİ’NDEN ANAFARTALAR CADDESİ’NE

  TAŞHAN MEYDANI’NDAN ULUS’A BALIKPAZARI CADDESİ’NDEN ANAFARTALAR CADDESİ’NE FROM TASHAN SQUARE TO ULUS FROM BALIKPAZARI AVENUE TO ANA...