11 Aralık 2009 Cuma

ANKARA’DA ÇAĞDAŞ, DEMOKRAT VE HALKÇI BİR BELEDİYE BAŞKANI : VEDAT DALOKAY



Ölümünün 15. yılında “06 Dalokay”
Ankara’dan bir Dalokay geçti…

Ankara 1973 seçimlerinde efsanevi bir belediye başkanıyla tanıştı. Görev süresi boyunca Ankara’ya çok şey kattı Vedat Dalokay… Ünlü bir mimar, sevecen baba, halkçı başkan, en önemlisi bir Ankara sevdalısıydı o… İşçisiyle grev yaptı, maaşları ödemeyince bir pazartesi sabahı “Belediye Satılıktır” diye belediye binasına döviz astı. Franco’nun beş genci kurşuna dizmesi üzerine İspanya Büyükelçiliği’nin sularını, elektriklerini kesti, çöplerini toplatmadı ve Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargılandı.

Ankaralıların zihninde cesaretli, çılgın ve halkçı bir başkan olarak kaldı. Bir trafik kazasında eşini ve oğlunu yanına alarak gittiğinde, takvimler 21 Mart 1991’i gösteriyordu. İkinci bir dönem belediye başkanlığı yapamamanın, Ankara’yı istediği noktaya getirememenin hüznüyle gitti. Arkasında çılgın anılar, projeler, eserler, dostlar ve kocaman bir aile bıraktı. İlk eşinden olan kızı Belemir Dalokay Güzer ve Hakan Dalokay babalarını, ablası Bedia Dalokay kardeşini, yeğeni Mustafa Dalokay dayısını Ankara Magazine’e anlattılar. Gazeteci yazar Sezai Bayar basının Dalokay’a yaklaşımını değerlendirirken; arkadaşı mimar Ersin Arısoy mimarlığını ve dostluğunu, şehir plancısı Mehmet Tunçer, Dalokaylı Ankara’yı kaleme aldılar.

Ankara Magazine Dergisi
http://www.ankaramagazine.com/sayi.php?yil=2006&ay=5



Vedat Dalokay 10 Kasım 1927’de Elazığ’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Elazığ’da tamamladı. 1949 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden mezun oldu. 1950-1951’de PTT ve Bayındırlık Bakanlığı’nda mimar olarak görev yaptı. Çeşitli meslek dergilerinde kentleşme, gecekondu, belediyecilik ve dinsel mimarlık konularında yazılar yazdı. 21 Mart 1991’de Kırıkkale yakınlarında geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Kolo adlı çocuk öyküsüyle 1980 Türk Dil Kurumu Çocuk Yazını Ödülü’nü, 1995 yılında da American Library Association tarafından verilen Mildred L. Batchelder Ödülü’nü kazandı. Kolo, İngilizce, Almanca ve Dancaya çevrildi.3’ü kız 5 çocuğu var..





Birçoğumuz VEDAT DALOKAY adını geçmişten bugüne ulaşan bir saygın isim, çağdaş, demokratik ve halkçı belediyecilik ilkelerini oluşturarak uygulamaya koymuş bir “Şehremini = Belediye Başkanı” olarak anımsarız..

Bazılarımız onu kentimize bir çok meydan/göbek kazandırdığı için “göbekçi” ; bazıları ise, Batıkent, Eryaman vb toplu konut alanlarının kamulaştırılarak kamu yararlı birer toplu konut alanına dönüştürme yolunu açtığı için “Kamucu” ; olarak tanır..

Fakat O’nun en önemli icraatlarının, günümüzde farkında olmadan kanıksayarak kullandığımız yaya bölgelerinin –Sakarya, izmir Caddesi başta-, toplu taşın sistemlerinin –önce otobüs özel yolu-daha sonra Ankaray ve Metro- başlatıcısı olduğunu pek de bilmeyiz.

Çağdaş, demokratik ve halkçı bir Belediye, kamu yararlı toplu konut alanları oluşturur, mevzi planlarla arsa spekülasyonu yaptırmaz, hızlı toplu taşın sistemleri kurar, araç trafiği yerine toplu taşımacılığa önem verir, yaya bölgeleri, bisiklet yolları, tarihsel ve çağdaş kent merkezleri düzenlemeleri yapar. Dalokay Belediye yönetimi dönemine bakılırsa bunları gözleriz..

Dalokay, iyi bir mimar ve kent tasarımcısı, yöneticisi idi..1973-1977 arası ülkenin yerel yönetimlere en az yetki verdiği, parasızlıktan kıvranıldığı bir dönemde yapılanlara bakıldığında, bu çabaların önemi daha iyi anlaşılır.

Kent-Koop’un (Batıkent Konut Üretim Yapı Kooperatifleri Birliği)
kurulması ve orta-orta alt gelir gruplarına yönelik BATIKENT Projelerinin oluşturulması, günümüz belediyeleri için birer örnek uygulamadır. Hatta Atatürk Bulvarının genişletme çabalarında yer vermeyen elçiliklerle, askeri alanlarla yaptığı mücadele hala anlatılır..

“1951-1952’de Paris’teki Sorbonne Şehircilik Enstitüsü’nde lisansüstü çalışması yaparken Auguste Perret ve Le Corbusier gibi ünlü mimarların bürolarında çalıştı. 1954’te Ankara’da Dalokay Mimarlık Atölyesi’ni kurdu. 1964-1968 yılları arasında Ankara Mimarlar Odası Şube Başkanlığı ve Mimarlar Odası Genel Sekreterliği, 1973-1977 yılları arasında Ankara Belediye Başkanlığı yaptı.”




Kocatepe için yaptığı çağdaş ve modern mimarlık örneği camii tasarımının temelleri atılmışken söküldüğünü duymuşsunuzdur. Bu proje İslamabad şehrinde uygulanmıştır. Bu cami yerine yerine Kocatepe’ye 16 yy Osmanlı Dönemi eserlerine benzer ama betonarme bir cami yapılmıştır.. Böylece Ankara çağdaş, modern anlamda bir camii kazanmak şansını ne yazık ki Pakistan’a kaptırmıştır.

Birçok ulusal proje yarışmasına katılan Vedat Dalokay, 13’ü birincilik olmak üzere birçok ödül ve mansiyon kazandı. Uluslararası alanda katıldığı; İslamabad Kral Faysal Camii (Pakistan, 1970), Cidde İslam Kalkınma Bankası Genel Merkezi (Suudi Arabistan, 1980), Başbakanlık Kompleksi (Pakistan, 1984), İstanbul Taksim Alanı (1987), Pakistan Ulusal Anıtı (1977) proje yarışmalarında birincilik kazandı. Yapı tasarımlarında geleneksel kalıpların dışına çıkan yeni biçim arayışlarına gitti.


Fotoğraf kaynak : http://www.travel-earth.com/pakistan/islamabad-shahfaisal.jpg

Kral Faysal Camisi, Vedat Dalokay
İslamabad, Pakistan

Suudi Arabistan Kralı Faysal'ın adını taşıyan cami Vedat Dalokay tarafından tasarlanmıştır. 189.000m2 alana sahip yapının minareleri 88m ve ana mekanı 40m yüksekliğindedir. İç mekanda 10.000 kişinin, verandalar ve dış avlular ile toplam 40.000 kişinin aynı anda ibadet edebildiği yapının mimarı uluslararası bir yarışma sonucu belirlenmiştir.

“O dönemde Ankara'da süt sıkıntısı çekiliyordu. DALOKAY Belediye olarak Ankara yakınlarında çiftlik kurup inek beslemeyi, sütlerini fabrikada işleyerek, süt ürünleri olarak halka ulaştırmayı teklif etti...Çoğu kişi güldü.”
Halbuki daha sonraları et ve balık kurumunun bile özelleştirilerek arsasına hipermerket yapıldığını görecektik..

“DALOKAY şehirlerin HER BAKIMDAN KENDİLERİNE YETER YERLEŞİM BİRİMLERİ olması gerektiğini belirterek, çok önemli bir ŞEHİRCİLİK gerçeğini dile getirmişti.”
DALOKAY, şehrin günlük ulaşım sorununun "otobüslerin bedava insan taşımasıyla çözülebileceğini" belirtince, O’na DELİ dediler. Halbuki DALOKAY meseleye MİKRO değil MAKRO EKONOMİ açısından bakıyordu!

“DALOKAY'a göre, eğer Hükümet ANKARA'ya yeterli sayıda otobüs alır ve bütün yolcular bedava taşınırsa, pek çok kişi arabasını trafiğe sokmayacak; böylece benzin, lastik, yedek parça gibi çoğu dışarıya bağımlı, döviz gerektiren masraflar asgariye inecekti. Ayrıca yollar aşınmayacak, trafik sıkışmayacak, kazalar azalacak, bu da ULUSAL EKONOMİ’YE çok büyük bir katkı yapacaktı. DALOKAY'ın hesaplarına göre, DEVLET'in otobüslere ve taşımaya harcadığı para, döviz kaybından çok daha küçük olacaktı!”

DALOKAY’ın kamu yararlı düşüncelerini, yaratıcı, çağdaş, planlı ve demokratik belediyecilik anlayışını daha çok yazacağız, tartışacağız ve arayacağız sanırım.
Sağlıcakla kalınız..




KAYNAKLAR: :
http://www.milliyet.com.tr/1999/05/21/t/yazar/akyol.html
http://www.millisimge.de/ataturkculuk/demireldonemiaciklamalar2.htm
http://www.arkitera.com/v1/haberler/2003/03/21/dalokay.htm
http://www.cagtek.com.tr/profil.html
http://www.east-buc.k12.ia.us/02_03/SP/CRI/fm1.jpg
http://www.kent-koop.org.tr/vedatdalokay_dosyalar/image004.jpg
http://www.ykykultur.com.tr/yazar/yazar.asp?id=657



. Ankara Magazine Dergisi, “Kent ve Çevre Köşesi”, Mayıs 2006, SAYI 53, s.48'de yayınlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

TAŞHAN MEYDANI’NDAN ULUS’A BALIKPAZARI CADDESİ’NDEN ANAFARTALAR CADDESİ’NE

  TAŞHAN MEYDANI’NDAN ULUS’A BALIKPAZARI CADDESİ’NDEN ANAFARTALAR CADDESİ’NE FROM TASHAN SQUARE TO ULUS FROM BALIKPAZARI AVENUE TO ANA...