tag:blogger.com,1999:blog-5510642688303880874.post6059624611274410787..comments2024-03-07T03:31:31.323-08:00Comments on Ankara: ANKARA TARİHİ KENT MERKEZİ İÇİNDE SULUHAN (HASAN PAŞA HANI) ‘NIN YERİ ve KONUMUUnknownnoreply@blogger.comBlogger5125tag:blogger.com,1999:blog-5510642688303880874.post-82760245509257354112015-09-20T07:14:15.100-07:002015-09-20T07:14:15.100-07:00dan bir alıntı "Yeğenbey Camii:
Anafartalar C...dan bir alıntı "Yeğenbey Camii:<br />Anafartalar Caddesi eski Adliye binasının arkasında bulunan cami, 1917 yangınında tamamen harap olur. Aslı Klemens Kilisesi diye bilinen Bizans devrine ait bir yapı, Turasan Bey'in yeğeni Hızır Yeğen Bey tarafından camiye çevrilir. Kilise olması sebebi ile yapı, çeşitli batılı araştırmacıların hakkında verdikleri bilgilere göre tanımlanmıştır. Üç bölümlü bir girişi müteakip dört kollu "kapalı haç planında", ortası kubbeli kagir bir yapı olup, binayı dışardan kuşatan duvarlar, bu karkas kuruluşu dıştan kapatır. Bu bina XIX. yüzyıldan önce harap olduğundan terk edilerek yanına yeni bir cami yapılmış, bu cami de 1917 yılında yanmıştır. Bazı eski resimlerden camiden ayrı minaresinin çinilerle süslü olduğu, kitabesi ile birlikte çinilerin Etnografya Müzesine götürüldüğü bilinmektedir. Adliye binasının temeli açılırken ele geçen Yeğen Bey Caminin Arapça kitabesi, halen Etnografya Müzesinde bulunmaktadır. Kitabenin Türkçesi:<br />"Bu mübarek camiyi Mehmed Han oğlu Sultanların sultanı Sultan Murad'ın (gölgesi bütün alemlere memdud ve saltanatı daim olsun) devleti zamanında emirler ve büyüklerin övünme sebebi, Yegan diye meşhur Hacı Ahmed bin Hızır (günlerini hayrat, hasenat ve ihsanlar ile geçirsin) Allah'ın rızasını dilemek için 842 (1438-9) yılında yaptırmıştır." (Ankararehberi.com dan Gönül Genç)Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-5510642688303880874.post-67742318051462108662015-09-20T07:13:38.823-07:002015-09-20T07:13:38.823-07:001438 yılında Yeğen Bey tarafından camiye çevrildiğ...1438 yılında Yeğen Bey tarafından camiye çevrildiği bilgisi Mamboury’e dayanıyor. Mamboury bu bilgi için kitabında (Ankara Guide Touristique-1933) kaynak belirtmemiş. Bu bilginin şu ana kadar başka bir kaynakta teyid edildiğini görmedim. 1899 yılında Klemens Kilisesi’nin bazı duvarlarının yıkık ve kubbesinin çökmüş olduğu biliniyor. Dolayısıyla camiye çevrilmiş olduğu bilgisi doğru olsa bile 1900’lü yıllarda kullanım dışı olduğu kesin. Buranın hemen karşısında bazı fotoğraflarda da yıkık minaresi ile görülen bir cami (ya da mescit) kilise-caminin kullanım dışı kalması üzerine yaptırılmış olabilir. 1917 yangınından sonra burası da tahrip olmuş ve 1925 yılından sonra yıkılmış.(Sn. Yavuz İşçen)Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-5510642688303880874.post-77844700447010477772015-09-20T07:09:02.895-07:002015-09-20T07:09:02.895-07:00Anafartalar Caddesi eski Adliye binasının arkasınd...Anafartalar Caddesi eski Adliye binasının arkasında bulunan cami, 1917 yangınında tamamen harap olur. Aslı Klemens Kilisesi diye bilinen Bizans devrine ait bir yapı, Turasan Bey'in yeğeni Hızır Yeğen Bey tarafından camiye çevrilir. Kilise olması sebebi ile yapı, çeşitli batılı araştırmacıların hakkında verdikleri bilgilere göre tanımlanmıştır. Üç bölümlü bir girişi müteakip dört kollu "kapalı haç planında", ortası kubbeli kagir bir yapı olup, binayı dışardan kuşatan duvarlar, bu karkas kuruluşu dıştan kapatır. Bu bina XIX. yüzyıldan önce harap olduğundan terk edilerek yanına yeni bir cami yapılmış, bu cami de 1917 yılında yanmıştır. Bazı eski resimlerden camiden ayrı minaresinin çinilerle süslü olduğu, kitabesi ile birlikte çinilerin Etnografya Müzesine götürüldüğü bilinmektedir. Adliye binasının temeli açılırken ele geçen Yeğen Bey Caminin Arapça kitabesi, halen Etnografya Müzesinde bulunmaktadır. Kitabenin Türkçesi:<br />"Bu mübarek camiyi Mehmed Han oğlu Sultanların sultanı Sultan Murad'ın (gölgesi bütün alemlere memdud ve saltanatı daim olsun) devleti zamanında emirler ve büyüklerin övünme sebebi, Yegan diye meşhur Hacı Ahmed bin Hızır (günlerini hayrat, hasenat ve ihsanlar ile geçirsin) Allah'ın rızasını dilemek için 842 (1438-9) yılında yaptırmıştır. (S. Gürkaynak Alpay'dan)Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-5510642688303880874.post-13740974470663351122015-09-20T07:07:53.895-07:002015-09-20T07:07:53.895-07:00Haseki Camii - Ankara’da, Anafartalar Semti’nde, A...Haseki Camii - Ankara’da, Anafartalar Semti’nde, Anafartalar Mahallesi’nde, Tahtakale Sokak’ta, bugünkü sebze hali köşesinde bulunmakta idi. Tuğla minareli ve kiremit kaplı çatılı idi. Bitişiğinde; bir dersane ve sekiz hücreden oluşan, Abdülkerimzade diye meşhur Es-seyyid el-hac Mehmed Emin Efendi tarafından 1729 dan evvel yaptırılan “Eminiye Medresesi” vardı.Bu zamanla harap olmuş, yerine Toygarzade es-seyyid Mehmed Efendi tarafından 1816 da yeni bir medrese yapılmıştır. Caminin kuzeyinde de “Tahtakale (Kaledibi) Hamamı” vardı. Farsça kitabesine göre; Anadolu Beylerbeyi İshak Paşa tarafından H.866 (1461) de inşa edilmişti. Hamam 1720 de Müderris Seyyid Abdülhadi tarafından Mustafa İbni Hızır Paşa’dan satın alındı. 1927 Tahtakale yangınında yandılar, harabe oldular. Bugünkü hal yapılırken harabeleri yıktırılıp kaldırıldı... Şu halde, tuğla minareli bir cami yıkıntısı olmalı.. Nette, Haseki Camii minaresi tuğla olarak görülmekte... Ayrıca kaidesi de pek yüksek görünüyor...(Sn. Gürkaynak Alpay'dan)Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-5510642688303880874.post-48565441942411599622014-03-03T10:12:53.694-08:002014-03-03T10:12:53.694-08:00Yangın, 1927 yılı ortalarında Suluhan civarında ba...Yangın, 1927 yılı ortalarında Suluhan civarında başlamış ve bütün çarşı bir gecede yanmıştır. Yangın gönümüzde Ankara Belediye Binası olan ve o zamanlar sebze hali olarak kullanılan yere kadar yayılmış ve ancak yangın bombaları atılarak durdurula bilmiştir. Top top kumaşların yandığı, zararın 2 milyon liradan fazla olduğu belirtilmektedir. Hasan paşa ve Tahtakale Hamamları ile Haseki Camisi de yangında hasar gördükleri için yıktırılmışlardır. Tahtakale Hanı ile adı belirlenemiyen iki han da yangında tahrip olmuştur. Tahtakale yangınında Sulu Han da kısmen tahrip olmuş ve ticari önemini yitirmiştir. Suluhan'ın karşısındaki bir sıra dükkan ile Uzun Çarşı'nın bir bölümü de yanmıştır. (Serdar Serdaroğlu)Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.com